Son dönemlerde adını duyup da acaba nasıl bir şeydir diye merak ettiğimiz yiyecekler var. Karabuğday, çiya tohumu, kinoa, amarant gibi. Bunlar aslında yeni gıdalar değil, dünyanın bir köşesinde binlerce yıldır kullanılıyorlar. Yöresel lezzetlere, lokal lezzetlere ilgi arttıkça gün yüzüne çıkmaya başlıyorlar.
Bunlardan kinoa bir şehir efsanesi haline gelmiş durumda. Kinoa yiyerek zayıflanacağı iddiası almış yürümüş. Zayıflatır mı zayıflatmaz mı bilemem ama kinoa bu efsanelerden önce de kıymetli bir yiyecekti. Latin Amerika yerlileri İnkaların en çok kullandığı gıdalardan biriydi. Şu an sağlıklı yiyecekler arasında gösteriliyor ve bu tür gıdaları satan dükkanlarda “yüksek fiyatlara” bulmak mümkün. Proteince zengin, karbonhidratça fakir kinoa kalsiyum, demir, fosfor, manganez, magnezyum, bakır, B ve E vitaminleri içeriyor.
Beyazı, kırmızısı, moru, hatta siyah renkte olanı bile var. Dışını kaplayan doğal bir tabaka var, bu tabakadan sıyrılması için pişmeden önce suda bekletiyor ve ova ova yıkanıyor.
Çok belirgin bir tadı yok ama bulgur gibi kısırda, salatalarda kullanılabiliyor. Pilav, çorba, dolma yapılabiliyor.
Narlı Portakallı Kinoa Salatası
- 1 su bardağı kinoa
- 1/2 demet taze nane
- 1/2 demet maydanoz
- 2-3 sap taze soğan
- 1 portakalın suyu
- 4-5 çorba kaşığı sızma zeytinyağı
- 1 çay bardağı nar tanesi
- Tuz
Bir yanıt yazın