Evde süt ve yumurta varsa, kahvaltı için de güzel bir şeyler hazırlamak istersem akıtma yaparım. (Evde süt olmaması nasıl mümkün olur diye düşünebilirsiniz. Evet, marketlerde var ama onlar bana göre süt değil. Şu kış günlerinde de çevrede süt satan komşularımızın inekleri gebe. O yüzden evde her zaman süt olmuyor.) Tek tek pişirmesi biraz zaman alıyor ama değer.
Özellikle salçalı cevizli sarımsaklı çemenle güzel oluyor ama tatlı tuzlu hemen her türlü malzemeyle uyum gösterir. Peynir, meyve, reçel, pekmez…
Akıtmayı annem kahvaltıda veya habersiz misafir geldiğinde hazırlayıverir. En eski göçmen tatlılarından biri, kat kat akıtma arasına pekmez gezdirilerek yapılır.
Akıtmayı börek yufkası gibi de kullanabilirsiniz. İstediğiniz harcı hazırlarsınız. Akıtmayı bu harçla sarıp tepsiye dizer, fırınlarsınız.
Anadolu insanı cıvık kıvamda hazırlayıp kepçeyle akıtarak pişirdiği hamurlara binbir güzel isim vermiş. Leylek giliği, taş ekmeği, şıllık, hanım yanağı, kirde, bıcik, sızdırma, cizleme, cızlama, çizleme ilk aklıma gelenler. Yumurta kullanmadan, mayayla yapanlar var. Süt kullanmayıp suyla hazırlayanlar var. Elde ne varsa, imkanlar neyi elverirse… Diyarbakır gibi yazları çok sıcak olan yerlerde taş ekmeği denen bu hamur gerçekten de kızgın taşların üzerinde pişirilirmiş. Lalanga, Osmanlı mutfağında kullanılagelmiş ismidir. Kavrulmuş kıyma ve kat kat lalanga ile yemek hazırlanabilir.
Krep akıtmanın Fransızca ismi. Yöresel isimlerden çok, bu isim yaygınlaşmış. Dil yaşayan bir olgu. Neden böyle olmuş, nasıl olmuş bilemiyorum ama olmuş. Anadolu kültürüne yabancılığımızdan, yabancı hayranlığındandır biraz da… Gidip görmedim ama Fransızlar da krep işinin hakkını veriyorlarmış. İncecik, tül gibi hazırladıkları krep sokaklarda satılan meşhur bir sokak yemeğiymiş. Bizim dürüm gibi, içine istediğin malzemeyi koy, dörde katlayıp bir kağıtla müşteriye ver, sokakta yesin…
Akıtma tavası tereyağıyla yağlanırsa bana daha güzel geliyor ama zeytinyağı da kullanılabilir. Yağ, tavanın tabanını hafifçe kaplayacak kadar az kullanılıyor. Bir pamuk parçasını veya kâğıt mutfak havlusunu yağa bulayıp sıcak tavaya sürerseniz az yağ kullanmış olursunuz.
Akıtmayı tavadan aldığınız gibi, pişer pişmez yemek en güzeli. Önceden hazırlamanız gerekiyorsa aralarına yağlı kâğıt koyup üst üste bekletebilirsiniz. Soğuduğunda, beklediğinde taş gibi sertleşiyor. Bu durumda biraz ısıtıp kullanmak daha iyi.
Tavaya ne kadar hamur koymalı?
Akıtma ne kadar ince olursa o kadar güzel olur. Tavanın tabanını ince bir tabaka halinde kaplayacak kadar hamur olması yeterli. Elinizdeki bir Türk kahvesi fincanı veya kepçeyle hamurdan kızgın, yağlanmış tavaya dökün. Tavayı ileri geri sallayıp çevirerek hamuru her yana eşit olarak dağıtın. Baktınız fazla hamur koymuşsunuz, tavayı eğip fazlalığı hemen hamur tasına geri dökün. Bütün bu anlattıklarım 2-3 saniye sürecek.
İlk denemenize bakarak tavaya ne kadar hamur dökmeniz gerektiğini ayarlarsınız. Hamuru tavaya kaşık kaşık, azar azar dökmenizi tavsiye etmem; ikinci kaşığı dökerken ilk kaşıkla döktüğünüz hamur pişmiş olur.
Akıtma (Krep)
- 1,5 su bardağı süt (oda sıcaklığında)
- 1 su bardağı un
- 2 yumurta (oda sıcaklığında)
- 1 çorba kaşığı eritilmiş tereyağı
- Bir tutam tuz
- Ayrıca tavayı yağlamak için tereyağı
Thin French crepes are not unfamiliar to Anatolia. Here we prepare them mainly for breakfast or tea time with molasses or jam.
Bir yanıt yazın